Büyüyen ve daha fazla büyümek isteyen tüm teknoloji şirketlerinin gündemindeki olmazsa olmazı yatırım bulmak ve doğru yatırımcıları bulmak. 2020’de elliden fazla yabancı VC ile görüştüm ve bu yazıda bazı gözlemlerimi paylaşmak istedim.
Girişimci olmanın 10 kuralı
Girişimci olmaya karar verdiğimden beri 10 sene geçmiş. İlk girişimim, Markafoni, 2008’de başlamıştı. Bir şekilde girişimcilik hayatımın odak noktası oldu. Sahip olduğum değişik ünvanlar arasında benim için girişimci olmak her zaman birinci sırada geldi. Bazı hayat derslerinin girişimcilik serüveni esnasında hep tekrarlandığını görüyorum. Kendi deneyimlerimi ve gözlemlerimi 10 maddede toparladım. Umarım aradan bir iki tanesi sizin de işinize yarar
Yatırımcı seçmenin püf noktaları
Bir anlaşma sağlandıktan sonra, yatırım gelir, basın açıklaması çıkar, beraber yemekler yenilir, herkes geleceğin ne kadar güzel olacağından bahseder. Bunların hiçbirine kulak asmayın. Asıl gerçekler her zaman girişimci / yatırımcı ilişkisinin sonunda yaşanır. Eğer exit zamanı geldiyse ve anlaşma sağlandıysa, beraber yemekler yeniliyorsa, basın açıklaması çıkıyorsa, o zaman ve sadece o zaman bu iyi bir yatırımcıydı diyebiliriz. Peki, iyi yatırımcıyı seçerken nelere dikkat edilmesi lazım?
Yatırımcılarla Deneyimler ve Tavsiyeler: Girişimcinin Koruyucu Meleği Kim?
Yatırımcı dünyasını her açıdan gördüm ve yaşadım: ABD Venture Capital şirketlerinin agresif diye adlandırılan hareketlerinin hepsini izledim ama aynı anda dünya’daki en etik duruşlara sahip olduklarına şahit oldum. Bazı zaman yatırımcı olduğunu ilan eden kişileri izleyerek (en ucuz) deneyimlerimi kazandım. Dışarıdan bakınca ne kadar düzgün diye algılanan insanların dünyanın en büyük sahtekarları olduklarına şahit oldum (Türk İnternetinin“Sülün Osman hikayesi”). Bu kadar değişik deneyim kazandıktan sonra kendim için belirli yatırım kuralları koydum. Beraber çalışmak istediğim profiller, görmek istediğim tarz, vermeye ve paylaşmaya hazır olduğum işler, hepsi yavaş yavaş şekillendi…
Black Swan* veya Türk İnternet’inin Üçüncü Kırılma Noktası
Türkiye İnternet Pazarı iki tane “kırılma noktasından” geçti. Biri 2006 senesinde, diğeri 2011’de. Bunları zamanında yazmıştım, onun için bir daha detaya girmiyorum. Ama üçüncü bir kırılma noktasına yaklaşıyoruz. En azından bana öyle geliyor. Bunun için 2012’yi yarılarken bir ara değerlendirme yapmak istedim…